Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/4494
Başlık: Türk muhafazakarlığında 1970'ler ve Kubbealtı akademi mecmuası
Diğer Başlıklar: 1970s in Turkish conservatism and Kubbealti academy magazine
Yazarlar: Can, Diyar
Anahtar kelimeler: Türk Muhafazakârlığı, Kubbealtı Akademi Mecmuası, Türk Siyasetinde 1970’li Yıllar, Samiha Ayverdi, Ekrem Hakkı Ayverdi;Turkish Conservatism, Kubbealtı Academy Journal, 1970's in Turkish Politics, Samiha Ayverdi, Ekrem Hakkı Ayverdi
Yayın Tarihi: Oca-2022
Yayıncı: Karadeniz Teknik Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü
Özet: Fransız ihtilali ile başlayan süreçte ideolojiler çağı yaşanmaya başlanmış, muhafazakârlık da modernitenin karşısında kendini ifade imkânı bulmuştur. Modernitenin şiddetini ve etkisini artırması muhafazakârlığın da aynı oranda etki alanını genişletmiştir. Özellikle İngiltere ve Fransa, ilk dönem muhafazakârlığının taşıyıcıları olmuşlardır. Bunun yanında muhafazakârlığın bir ideoloji olup olmadığı noktasında geçmişten günümüze değin süren tartışmalar bulunmaktadır. Neticede "geçişken" ya da olaylara karşı bir "tutum" olarak algılanması nedeniyle muhafazakârlık, Fransız Devriminden bu yana bir ideoloji olarak kabul edilmektedir. Türk modernleşmesine paralel biçimde gelişen Türk muhafazakârlığı, esasen Tanzimat ile birlikte ortaya çıkmaya başlamış ancak cumhuriyetin ilanı ile ivme kazanmıştır. Türk muhafazakârlığının tarihsel süreçte Osmanlı'dan miras kalan "merkez-çevre ve resmî alan-gayri resmî alan" nosyonuna uygun bir şekilde konumlandığı söylenebilir. Bu noktada Türk muhafazakârları resmî tarih ile bir çatışma içine girmekten imtina etmişler ve gelişen devrimlerin hemen yanında kendilerini ifade imkânı bulmuşlardır. Bunda muhafazakârlığı gericilik olarak gören keskin bir Kemalist yorumun etkisinin olduğu söylenebilir. Bunun yanında Ziya Gökalp'in de ifade ettiği üzere Türk Devriminin kendine has bir muhafazakâr damarı bulunmaktadır. Böylece Türk muhafazakârları geçmiş ile hesaplaşmaya gitmeden, tutan ve tutmayan devrimlerin muhasebesini yapmış ve kültürün muhafazası konusunda hassasiyet göstermişlerdir. Türkiye'de 1980'lere kadar siyasilerin mesafeli olduğu bu kavram, 1983 yılından sonra Anavatan Partisi'nin iktidarında kendisine başvurulan bir referans noktası olmuştur. O tarihten sonra siyasi yelpazenin Sağında bulunan partilerce de sahiplenilmiştir. Bu çalışmada muhafazakârlık, Türk muhafazakârlığı ve akabinde Türkiye'nin 1970'li yılları ile Kubbealtı Akademi Mecmuası'nın bu yıllarda muhafazakâr siyasete ve kültüre etkisi üzerinde durulmuştur. Bu minvalde, öncelikle konunun Mecmua'nın etkisi ile sınırlandığını söyleyebiliriz. Türk siyasetinin bu en hareketli döneminde Mecmua'nın söylemleri ve etkisi önemli bir yer tutsa da günümüze kadar bu etki yeterince değerlendirilememiştir. Mecmua'da yayımlanan yazı ve şiirler konularına göre bir tasnife tabii tutularak dil ve edebiyat, tarih ve genel kültür, din-tasavvuf ve siyaset alanlarındaki söylemi ilk defa ortaya çıkarılmıştır. Böylece Mecmua'nın 1970'li yıllarda muhafazakâr kültür ve siyasete etkileri ortaya konulmuştur. In the process that started with the French Revolution, the age of ideologies began to occur, and conservatism had the opportunity to express itself in the face of modernity. Increasing the violence and influence of modernity has expanded the impact area of conservatism at the same rate. Especially England and France were the carriers of he first conservatism. The next conservatism is an ideology, a debate which lasted until the present and the past is not the point. Consequently, conservatism has been accepted as an ideology since the French Revolution, whether it is perceived as "loose" or an "attitude" to events. Turkish Conservatism, which developed in parallel with Turkish Modernization, started to emerge mainly with Tanzimat, but gained momentum with the declaration of the republic. It can be said that Turkish Conservatism is positioned in accordance with the notion of "center-environment and official-informal area" inherited from the Ottoman Empire in the historical process. At this point, Turkish Conservatives refrained from entering into a conflict with official history and found the opportunity to express themselves right next to the developing revolutions. It can be said that there was a sharp Kemalist interpretation that saw conservatism as reactionary. In addition, as Ziya GÖKALP has stated, the Turkish revolution has its own conservative vein. Thus, the Turkish Conservatives accounted for the revolutions that kept and did not, without going into a reckoning with the past, and they expressed sensitivity regarding the preservation of culture. This concept in Turkey after 1983 until the 1980s that the distance of the political power of the Motherland Party has become a reference point referred to it. After that date, it was also owned by the parties to the right of the political spectrum. The work in this direction conservatism, conservatism in Turkey and then in the 1970s with Turkey Kubbealtı Academy this year, the Journal has focused on the effects of conservative politics and culture. In this aspect, we can say that the issue is limited by the effect of the magazine. Although the statements and influence of the journal have an important place in this most active period of Turkish politics, this effect has not been evaluated sufficiently until today. The articles and poems published in journal were examined by subjecting them to a classification according to their subjects. Thus, the discourse of the journal in the fields of language and literature, history and general culture, religion-mysticism and politics was examined for the first time in this study. As a result of this examination, the contributions of the journal to the conservative culture and politics in the 1970s were revealed.
URI: http://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/4494
Koleksiyonlarda Görünür:Kamu Yönetimi

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
725521.pdf2.36 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


DSpace'deki bütün öğeler, aksi belirtilmedikçe, tüm hakları saklı tutulmak şartıyla telif hakkı ile korunmaktadır.