Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/1842
Başlık: | İlahiyat ve İslami ilimler fakültelerinde görev yapan kadın akademisyenlerin İslami feminizme yaklaşımları (Doğu Karadeniz Bölgesi örneği) |
Diğer Başlıklar: | Women academicians who are working in the faculties of theology and Islamic seciences approaches to Islamic feminism (Example of the Eastern Black Sea Region) |
Yazarlar: | Köse, Ümmühan |
Yayın Tarihi: | 2020 |
Yayıncı: | Karadeniz Teknik Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Sosyoloji Anabilim Dalı |
Özet: | Konusu gereği nitel yöntemin tercih edildiği bu araştırma fenomenolojik desende kurgulanmıştır. Bu çerçevede amaçlı örnekleme ile belirlenen Doğu Karadeniz Bölgesi'nde İlahiyat ve İslami İlimler Fakültelerinde görev yapan sekiz kadın akademisyenle yarı-yapılandırılmış derinlemesine mülakat yapılmıştır. Söz konusu akademisyenlerle son yılların yükselen paradigmalarından biri olan İslami feminizm üzerine gerçekleştirilen bu görüşmeler betimsel analiz yöntemiyle değerlendirilmiş ve genel itibariyle katılımcıların İslami feminizm ve temel argümanlarını ne derece tanıdıkları ve destekledikleri araştırılmıştır. Aynı zaman da kadın akademisyenlerden bugüne kadar yapılmış tefsir hadis ve fıkıh yorumlarını değerlendirmeleri istenmiştir. Araştırma verileri neticesinde katılımcıların da; İslami feminist olarak nitelendirilen yazar ve akademisyenlerin de belirttiği gibi İslam dininde kadın ve erkeğin haklar ve dini sorumluluklar bakımından ve Yaratıcı tarafından muhatap alınma hususunda İslam dinin de eşit görüldüklerini destekledikleri sonucuna varılmıştır. Ayrıca veriler ışığında kadının yaratılışına dair yapılan bütün tefsir, hadis ve fıkıh yorumlamalarının taraflı olduğu vurgusu da dikkat çekmektedir. Nitekim araştırma çerçevesinde bu yorumlamaların günümüz şartlarında mümkün olan en tarafsız şekilde yeniden yapılmasının kadınlar adına pozitif bir etkisinin olup olmayacağı da tartışılmış ve çeşitli önermeler ortaya koyulmuştur. Sonuç olarak; fenomenolojik desende betimsel analiz yöntemiyle gerçekleştirilen araştırmanın tamamı ve elde edilen tüm veriler incelendiğinde kadınların yaşadığı negatif durumların sorumlusu olarak İslam dinin değil, insanlar ve düşünce yapılarının görüldüğü hakim kanı olarak oluşmuştur. Ayrıca katılımcıların İslami feminizmi kabul etmemekle birlikte İslami feminizmin argümanları doğrultusunda çıkarsamalar ve değerlendirmeler yaptıkları da görülmüştür. Yine de katılımcı akademisyenler bu argümanları kullanmalarının onları İslami feminist yapmadığını özellikle belirtmiş ve kimliklerinin gizliliği hususunda da oldukça hassas davranmışlardır. The current study in which is the qualitative method was preferred due to subject, was designed in a phenomenological pattern. In this framework, a semi-structured in-depth interview determined by purposive sampling was conducted with eight women academicians who are working in the faculties of Theology and İslamic Seciences in Eastern Black Sea region. The interviews which are evaluated by descriptive analysis were about Islamic feminism which is one of the rising paradigms of recent years, and what extent Islamic feminism and it is arguments are known and supported by the academicians who were participators. At the same time female academicians were asked to evaluate hermeneutics, hadith and fiqh was requested from the female academics. As a result of research data it is found that, women and men are seen as equal about having the rights and religious responsibilities, and also being addressed by the Creator in Islam by the writers and academicians that are described as Islamic feminists. Additionally, in the light of the data the emphasis on interpretations of all of the commentaries, hadith and Islamic law about creation of woman are biased is remarkable. Consequently, within framework of the research, it is discussed whether it will have an positive impact on women to remake these interpretations as neutral as possible in today's conditions and various bidding were presented. To sum up, when the whole research carried out within descriptive analysis method in phenomenological design and all the data obtained were examined, prevailing opinion has been formed that the responsible of the consequences negative situation were experienced by the women, was people and their intellectual structures not Islam. Moreover, it is obtained that Islamic feminism was accepted and evaluation and inferences were made in accordance with the arguments of Islamic feminism by the participators. Moreover, Islamic feminism although isn't accepting. Nevertheless participator academicians specifically stated that using these arguments does not make them Islamic feminists and they were very sensitive about privacy of their identities. |
URI: | http://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/1842 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Sosyoloji |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
640965.pdf | 1.86 MB | Adobe PDF | Göster/Aç |
DSpace'deki bütün öğeler, aksi belirtilmedikçe, tüm hakları saklı tutulmak şartıyla telif hakkı ile korunmaktadır.