Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/5374
Tüm üstveri kaydı
Dublin Core AlanıDeğerDil
dc.contributor.authorKüçükkale, Yakup-
dc.date.accessioned2022-11-09T09:14:20Z-
dc.date.available2022-11-09T09:14:20Z-
dc.date.issued1996-06-
dc.identifier.urihttp://acikerisim.ktu.edu.tr/jspui/handle/123456789/5374-
dc.description.abstractMilli paranın; mübadele aracı, tasarruf aracı ve hesap birimi olma fonksiyonlarım başka paralar karşısında yavaş yavaş yitirmesine para ikamesi denilmektedir. Para ikamesi teorisine göre, para ikamesine yol açan iki önemli neden vardır. Bunlar: (1) Enflasyon beklentisi ve/veya (2) Devalüasyon beklentisidir. Ekonomik birimler yapmış oldukları tasarrufların enflasyon karşısında değer kaybetmesini önlemek ve kur farklarından yararlanarak spekülatif kazanç elde etmek amacıyla yabana para talebinde bulunmaktadırlar. Yabancı para talebi, milli paranın asli fonksiyonlarım devralacak büyüklüğe eriştiğinde ise para ikamesi olgusuyla karşılaşılmaktadır. Bu çalışmada, enflasyon ve devalüasyon beklentilerinin Türkiye'deki para ikamesi sürecine etkide bulunup bulunmadığı araştırılmıştır. Enflasyon ve devalüasyon beklentilerinin "rasyonel" ve "adaptif' süreç içerisinde oluştuğu varsayılarak yapılan kısa dönem analizlerinde, yabancı para talebinin enflasyon beklentisi esnekliği negatif ve l'den küçük bulunmuştur. Yabana para talebi ile devalüasyon beklentisi arasında ise anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Uzun dönem ilişkilerinin tesbiti amacıyla koentegrasyon analizi kullanılmıştır. Yabana para talebinin enflasyon beklentisi uzun dönem esnekliği, kısa dönemde olduğu gibi, negatif işaretli ve l'den küçük olarak bulunmuştur. Yabana para talebinin devalüasyon beklentisi uzun dönem esnekliği ise, bu iki serinin farklı seviyelerde durağan olması nedeniyle hesaplanamamıştır. Yabana para talebinin enflasyon beklentisi, uzun ve kısa dönem esnekliklerinin negatif işaretli bulunmasında, para talebi denkleminde bağımlı değişken olarak reel yabana para talebinin kullanılması önemli rol oynamıştır. The phenomenon that domestic money looses the essential functions (medium of exchange, store of value and unit of account) against foreign monies slowly is called currency substitution. According to the theory of currency substitution, there are two important factors which cause currency substitution. They are; (1) Expected inflation, and (2) Expected exchange rate depreciation. Economic individuals demand foreign money to prevent depreciation of their savings and/or to get speculative gains by using exchange rate differentials. And, when foreign money demand reaches a level in that foreign money can take over the essential functions of domestic money, it has been met the phenomenon of currency substitution. In this study, it was investigated whether the hypothesis mentioned above are valid for Turkey or not. In short term analysis, by assuming that inflation and depreciation expectations are "rational" or "adaptive", inflation expectation elasticity of foreign money demand was founded out negative and less than one. However, it could not be founded out that a meaningful relationship exist between expected exchange rate depreciation and foreign money demand. Co-integration analysis was used to determine the long-run relationships. Long-run expected inflation elasticity of foreign money demand, like short-run, was founded out negative and less than one. But, long-run depreciation rate elasticity of foreign money demand could not be estimated because of the matter fact that these two time-series are stationary in different levels.tr_TR
dc.language.isotrtr_TR
dc.publisherKaradeniz Teknik Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.titleTürkiye'de para ikamesitr_TR
dc.title.alternativeCurrency substitution in Turkeytr_TR
dc.typeThesistr_TR
Koleksiyonlarda Görünür:İktisat

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
61114.pdf4.55 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


DSpace'deki bütün öğeler, aksi belirtilmedikçe, tüm hakları saklı tutulmak şartıyla telif hakkı ile korunmaktadır.