Özet:
Arı zehri, arılar tarafından üretilen biyolojik olarak aktif moleküller (melittin, apamin, adolapin, enzimler gibi) içeren birçok hastalığın tedavisinde kullanılan alternatif tıp ürünüdür. Günümüzde kullanılan kanser terapi ilaçlarının problemi ilacın seçiciliğinin çok düşük olması yani sağlıklı hücrelere de zarar vererek kanserin yeniden nüksetmesine zemin hazırlamasıdır. İdeal kanser tedavisi, sadece kanser hücrelerini hedef alabilen yüksek seçicilikte olan ajanlarla sağlanabilir. Literatürde arı zehrinin muamele edildiği kanser hücre hatlarında sitotoksisitenin arttığı, normal hücrelerde minimal sitotoksik etki gösterdiği yapılan çalışmalarla bulunmuştur. Bu tez kapsamında, arı zehrinin kanser hücreleri üzerindeki uzun süreli etkisinin ve moleküler mekanizmasının araştırılarak; arı zehrinin kanser terapisindeki seçiciliğinin aydınlatılması amaçlanmıştır. Bu amaca yönelik MDA-MB-231 (metastatik meme kanseri), HEPG2 (karaciğer kanseri) ve NIH/3T3 (sağlıklı fibroblast) hücre hatları ile yapılan moleküler çalışmalarda, arı zehrinin kemoterapi ajanı sisplatine göre sağlıklı hücrelere zarar vermeden kanserli hücreleri öldürdüğü ve arı zehri uzaklaştırıldıktan sonra da bu etkinin devam ettiği gösterilmiştir. Bu çalışma ile arı zehrinin MDA-MB-231 ve HEPG2 kanser hücreleri üzerinde mitokondriyal kopya sayısı, DNA hasarı ve hücre iskelet proteinin yerleşimi açısından da spesifik ve seçici bir etkisinin olduğu belirlendi.