Özet:
Günümüzde kentlerdeki nüfus hızla artmakta, bu artış kentsel parseller üzerindeki imar hakkı taleplerini de arttırmaktadır. Özellikle kent-kır çeperindeki tarımsal alanlar, çevresel duyarlılığa sahip alanlar, tarihi sit alanları gibi bölgeler yapılaşma baskısı altında hızla kaybedilmektedir. Ülkemizdeki mevcut imar uygulama araçları bu alanları korumada yeterince başarı sağlayamamaktadırlar. Mevcut imar uygulama araçları parsellerin mülkiyeti ile üzerlerindeki imar haklarının mülkiyetini birbirlerinden ayıramamaları ve alan bazlı uygulanmaları nedeniyle çeşitli adaletsiz ve eşit olmayan sonuçlar doğurmaktadırlar. Parsellerin ve üzerlerindeki imar haklarının mülkiyetlerini birbirlerinden ayıran ve değer esaslı uygulanan yeni bir imar uygulama ihtiyacı yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmanın temel amacı, yurt dışında koruma amaçlı uygulamalarda başarılı sonuçlar elde edilen, parsellerin ve üzerlerindeki imar haklarının mülkiyetini birbirlerinden ayıran, değer esaslı bir imar uygulama aracı olan "imar haklarının aktarımı" yöntemini incelemek, ülkemizdeki uygulanabilirliğini irdelemek, pilot bir bölgede uygulama gerçekleştirilerek yeni öneriler sunmaktır.